
3. Ay itibariyle kızımız bir sürü şeyi yapabiliyor artık. Başını çook uzun süre dik tutabiliyor. Eliyle bir şeyleri kavrayabiliyor, istemediğini itebiliyor, bol bol gülüyor, kahkahavari sesler çıkarabiliyor. Bilinçli "aaa" diyor. Konuşmaya çalışıyor. Aynada kendisine cilve yapıyor, babasını özlüyor, küsüp trip yapıyor (bu huy tamamen anneden alınmış), anne kucağındayken bacağını omzuma atmaya çalışıyor, boyu 60 cm, kilosu 5650'ye ulaştı.
Birlikte ilk doğumgünümü kutladık. Acayip bir histi. Büyüdük de küçük bebek Arya'yı ziyarete gittik akran Devrim'le birlikte. Sonra ilk oyun halısını edindi Aze Çınar ve çok sevdi. Haşır huşur seslerden çok hoşlandı. Müzik çalan aparatlara bayıldı. Onları tutup çekmeye çalışsa da beceremeyip sinirlendi... Karşılıklı etkileşimleri süperdi anlayacağınız.
Aze'nin hayatında tüm bunlar olurken ben de "daha mutlu anne, daha mutlu bebek" şiarıyla yüzmeye başladım bugün itibariyle. Daha önce bahsetmiştim şurda. Yüzmek benim içim acayip bir şey. Salt yarım saat yüzmek bile tüm moralimi tavan yaptırdı, acayip enerji sağladı. Yüzme sonrası bir dolu işi halledip, kilolarca ağırlığı eve kadar hiç zorlanmadan taşıdım hatta. Sabahtan beri de yüzümde gülümseme... Bundan sonra en az haftada bir yüzmeyi planlıyorum. Hem fiziksel hem ruhsal faydaları tartışılmaz.
Ya işte böyle. Kızım biraz daha büyüdü. Daha da büyümek için süt istiyor an itibariyle. Görüşmek üzere.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder